Kuşadası pimapen pvc kapı satış montaj ve servis hizmetleri sunmaktayız. Pimapen yeni yapılan yapılarda en çok tercih edilen ve renk seçenekleri olarakda geniş ürün yelpazesi sunar. Eski yapılarda kullanılan ağaç kapı pencerelerin zamanla yıpranarak çürümesi sonucunda artık değişim zamanı gelen pencereler pimapen pvc doğrama ile değiştirilmektedir. Pimapen boyama ve cila yapma ihtiyacı olmaz bakımı son derece kolaydır nemlı bez veya deterjan ile temizlenebilir solma yapmaz çürüme yapmaz ve uzun yıllar kullanabilir bir sistemdir. Ağaçtan yapılan pencere ve kapılar ise boya yada cila yapılmaz ise zamanla hava şartlarından dolayı deforma olur. Pimapen ısı yalıtımı sağlar içerdeki ısıyı korur buda enerji tasarrufu sağlar.
Kuşadası hızlı şekilde gelişmesi yeni inşaatlar yapılması ve eski binalarında tadilat yapılması ile gelişimi devam etmektedir buda Kuşadası pimapen firması, firmaları, pimapen şirketi, şirketleri, pimapenci, pimapenciler, bu bölgede hizmet vermeye başlamıştır. Firmamız ile iletişime geçerek Kuşadası en uygun pimapen fiyatları ile sizlerde bizi tercih edebilirsiniz. Firmamız Kuşadası pimapen tamir servis hizmeti sunmaktadır.
Kuşadası Mahalleleri;
Alacamescit mahallesi, Bayraklıdede mah., Caferli , Camiatik , Camikebir , Cumhuriyet mah., Çınarköy , Dağ mahallesi, Davutlar , Değirmendere , Ege , Güzelçamlı , Hacıfeyzullah , İkiçeşmelik , Kadıkalesi , Kadınlar Denizi mah., Karaova , Kirazlı , Soğucak , Türkmen , Yavansu , Yaylaköy , Yeniköy mahallesi, Kuşadası pvc doğrama , pvc pencere Kuşadası, pvc kapı, Kuşadası pimapen yapan yerler, pimapen yapan yer
Kuşadası ilçesi hakkında kısa bilgiler;
Kuşadası Türkiye`nin Aydın ilinin bir ilçesidir. İlçenin kuzeyinde İzmir ili, doğusunda ve güneyinde Söke ilçesi, batısında Ege Denizi bulunmaktadır. İlçede turizm gelişmiştir.
Kuşadası, antik çağlarda Anadolu`nun Akdeniz`e açılan başlıca limanlarından biri idi. O devirde Neopolis adı ile anılıyordu. MÖ 7.yy.da başkentleri Sardes olan Lidyalılar yöreye hâkim olmuşlardır.
MÖ 546`da başlayan Pers hâkimiyeti, MÖ 334`te Büyük İskender`in tüm Anadolu`yu ele geçirmesine kadar devam eder. Bundan sonra Anadolu`da Grek medeniyeti ile yerli Anadolu medeniyetinin sentezi olarak yepyeni bir çağ, yepyeni bir sanat ve kültür anlayışı hakim olur ve bu çağ 'Helenistik Çağ' adı ile anılır. Efes, Milet, Priene ve Didim bu devrin en ünlü şehirleridir.
MÖ 2. yy.da Romalılar yöreye egemen oldular. Hristiyanlığın ilk yıllarında, Meryem Ana`nın ve havarilerinden St. Jean`ın Efes`e gelip yerleşmesiyle burası bir dini merkez haline gelir. Miletus da Hristyanlık çağında Piskoposluk merkezidir. Bizans Çağında 'Ania' adı ile anılır. Kuşadası, ortaçağda korsanlar tarafından kullanılan bir liman olmuştur. 15.yy.da, Venedikliler ve Cenevizliler zamanında şehir 'Scala Nuova' adını alır.
Selçuklu Devleti
1086`da I. Süleyman Şah`ın bölgeyi Selçuklu Devleti`ne katmasıyla Türk egemenliği başlar. Bölge, bu devirde kervan yollarının Ege`ye açılan bir ihraç kapısı olmuştur. Ancak Selçuklu Devleti`nin egemenliği 1. Haçlı Seferleri nedeniyle kısa sürdü ve yeniden Bizans`ın eline geçti. 1280`lerin sonunda Menteşeoğulları,1397-1402 arasında Osmanlıların egemenliğine girdi. 1402-1425 arası yeniden Aydınoğulları`nın eline geçtiyse de 1425`te Osmanlılar bölgeyi kesinlikle ele geçirir.
Osmanlı İmparatorluğu
Kuşadası, 1413 yılında 1.Mehmet (Çelebi) tarafından Osmanlı İmparatorluğu egemenliğine katılmıştır. Bu tarihten sonra, şehir tamamen Türklerin elinde kalmış ve Türklerin yaptığı eserlerle dolmaya başlamıştır. Bunlardan bugünkü Kervansaray ve Kuşadası`nı çeviren surlar, Mehmet Paşa tarafından yaptırılmıştır.
Surlarla çevrili şehre o zaman ancak üç kapıdan girilebilmekteydi. Bu kapılardan bir tanesi, Barbaros Hayreddin Paşa Caddesi ile Kahramanlar Caddesi’ni birbirinden ayırmakta ve üst kısmı önceden Şehiriçi Trafik Bölge Amirliği olarak kullanılmıştır, fakat şimdi Olay Yeri İnceleme Büro Amirliği olarak kullanılmaktadır. Diğer kapılar bugün mevcut değildir.
Küçükada,(Güvercinada) Bizanslılar için önemli bir askeri üs görevini yapan önemli bir yerdi,1834 yılında büyük bir yenilenme görmüş ve ünlü kalesi yapılmıştır. 'Kuşadası' adı bu kaleden gelmektedir.
1893 yılı Osmanlı nüfus sayımına göre Kuşadası`nda yaşayan kişi sayısı 15.047 kişidir. Bunların çoğunluğu (%58,6) Türklerden oluşmaktadır (8.822 kişi). Kuşadası`ndaki Rum nüfusu ise 6.121 kişidir (%40,7).
Kuşadası, Kurtuluş Savaşı`nda 1919-1921 yılları arasında İtalya`nın, onların çekilmesiyle Yunanistan`ın işgaline girdi ve 7 Eylül 1922`de düşman işgalinden kurtuldu.
Cumhuriyet dönemi
Kuşadası, 1957 yılında İzmir ilinden ayrılarak Aydın iline bağlanmıştır.
Coğrafya
İlçenin kuzeyinde İzmir ili, doğusunda ve güneyinde Söke ilçesi, batısında Ege Denizi bulunmaktadır. Yüzölçümü 265 km²`dir.Deniz seviyesinden 5 m yüksektir. İlin kuzeybatısında bulunan Aydın merkez ilçe olan Efeler`e 71 km uzaklıktadır. İzmir iline uzaklığı 90 km, Selçuk ilçesine 21 km, Bodrum ve Çeşme ilçelerine 157 km uzaklıktadır. Kuşadası`nın batısında deniz kuzeyinde, güneyinde ve doğusunda dağlar ve tepeler vardır.
Ekonomi
Kuşadası Türkiye`nin ilk turizm merkezlerindendir, turizm tarihi 1960`lara dayanır, ilk kruvaziyer gemi turizmi burada başlamıştır. Özellikle yazları yerli ve yabancı turist sayısı ile 110 bin civarı olan yerli nüfus zaman zaman 2 milyona dayanmaktadır. İzmir Adnan Menderes Havalimanı`na 65 km uzaklıktadır. Kuşadası Limanı Türkiye`nin en büyük 3. limanıdır. Ayrıca Kuşadası sınırları arasında bulunan Dilek Yarımadası Millî Parkı da önemli noktalardandır, evcil domuzlar dünyada tek burada bulunur. 2016`da büyük yolcu uçağı Kuşadası Körfezi`ne batırılmış ve dalış turizminde büyük pay sahibir. Avrupa`nın en büyük golf sahası ve mavi bayraklı plajlarıyla Kuşadası önemli turizm merkezlerindendir. 2013 yılında yapılan kongre salonu da Avrupa`nın en büyüğü konumundadır. Büyük fuar ve toplantılara tanıklık etmektedir.